Suriye’nin güneyindeki Süveyda vilayetinde başlayan çatışmalar bölgedeki gerilimi tırmandırırken arka planda çok daha büyük bir stratejik planın işlediği iddialarını gündeme getirdi. Dürzi milislerin silahlı kalkışması yalnızca bir iç çatışma olarak değerlendirilmekten öteye geçerek İsrail’in Ortadoğu’daki uzun vadeli planlarının ilk adımı olarak görülüyor.
Özellikle ayrılıkçı lider Hikmet el-Heciri’ye bağlı grupların sivil hedeflere yönelik saldırıları bölgede yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Suriyeli uzmanlar bu hareketliliğin İsrail destekli olduğunu öne sürerek Süveyda’nın yalnızca bir başlangıç noktası olduğuna dikkat çekiyor.
“Davut Koridoru” Projesi ile Türkiye Kuşatılmak mı İsteniyor?
Suriyeli araştırmacı Amar el-İsevi’ye göre yaşanan gelişmeler İsrail’in “Davut Koridoru” adı verilen stratejik bir hattı aktif hâle getirme çabasının bir parçası. El-İsevi bu koridorun Golan Tepeleri’nden başlayarak Fırat’a kadar uzanmayı hedeflediğini ve Türkiye’nin güney sınırlarını kuşatmayı amaçladığını belirtti.
Planın ilerleyen aşamalarında Lazkiye’nin ayaklandırılması ve YPG kontrolündeki Haseke hattının Dera’ya bağlanması hedefleniyor. Böylece İsrail’in doğrudan veya dolaylı olarak Türkiye sınırına kadar ulaşacak bir güvenlik kuşağı kurması amaçlanıyor. El-İsevi bu hamlelerin İsrail’in bölgede etkinliğini artırma stratejisinin sahadaki yansımaları olduğunu dile getirdi.
İsrail Uçakları Suriye Semalarında
Türkiye gazetesinde yer alan habere göre Suriye ordusundan Ebu Abdullah isimli bir komutan da bölgede İsrail’in aktif olarak sahada bulunduğunu doğruladı. Komutan “Savaş yalnızca Dürzilerle değil İsrail’le. Sürekli olarak siperlerimizi ve ikmal hatlarımızı bombalıyorlar” ifadelerini kullandı.
Ebu Abdullah Süveyda’daki askeri hareketliliğin gerçek amacının Lazkiye’yi Şam’dan koparmak ve Türkiye sınırına kadar uzanan yeni bir cephe hattı kurmak olduğunu belirtti. Uyuşturucu ticaretiyle finanse edilen bu faaliyetlerin yılda 500 milyon dolar gibi ciddi gelirler sağladığı da iddialar arasında.