Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki deprem sadece bölge halkında değil Marmara Bölgesi genelinde endişe yarattı. Sarsıntının İstanbul, Bursa ve çevre illerde de hissedilmesinin ardından gözler bir kez daha olası “büyük Marmara depremi”ne çevrildi.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür katıldığı televizyon programında hem Balıkesir’deki son depreme hem de İstanbul’da beklenen sarsıntıya ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
“İstanbul’da Risk Arttı”
Görür, 23 Nisan’da İstanbul’da yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremin Kumburgaz Fayı’nın batı ucunun yalnızca küçük bir kısmını kırdığını büyük bölümünün ise hala gerilim altında olduğunu söyledi.
“Bu durum körfezin içine doğru uzanan Adalar Fayı ile birlikte değerlendirildiğinde İstanbul’un deprem riski daha da artmıştır” diyen Görür, kamuoyunda oluşan “İstanbul deprem tehlikesi azaldı” algısının yanlış olduğunu vurguladı.
“7’nin Üzerinde Deprem Kaçınılmaz”
Görür, Balıkesir’deki son depremin de Marmara Bölgesi’ndeki genel gerilimi etkileyebileceğini belirterek “Halkımıza İstanbul’da deprem bitti gibi mesajlar verildi. Bu büyük bir yanılgı yarattı. Aksine yaşanan gelişmeler İstanbul’u daha tehlikeli hale getirdi. Bu fay hatlarının kırılmasıyla birlikte 7’nin üzerinde bir deprem yaşanması kesin görünüyor” ifadelerini kullandı.
Marmara Denizi’ndeki aktif fayların birbirini tetikleyebileceğini bu nedenle bölgedeki her orta veya büyük ölçekli depremin dikkatle izlenmesi gerektiğini dile getirdi.
Balıkesir Depremi Hatırlattı
Sındırgı merkezli 6.1 büyüklüğündeki deprem kısa süreli paniğe yol açarken İstanbul’dan İzmir’e kadar geniş bir bölgede hissedildi. Vatandaşların sosyal medyada paylaştığı görüntüler sarsıntının şiddetini gözler önüne serdi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) deprem sonrası herhangi bir can kaybı veya ciddi hasar bilgisi paylaşmadı.
Ancak uzmanlar bu depremlerin büyük Marmara depremi için “öncü” olup olmadığının net olarak bilinemeyeceğini ancak riskin daima var olduğunu hatırlatıyor. Görür, “Deprem gerçeğini unutmamalı yapı stokunu güçlendirmekten kentsel dönüşüme kadar her adımı vakit kaybetmeden atmalıyız” uyarısında bulundu.