Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan ayına ilişkin enflasyon verilerini açıkladı. Bu verilerle birlikte kira sözleşmelerinde dikkate alınan 12 aylık TÜFE ortalaması da netlik kazandı. Buna göre Mayıs 2025 itibarıyla konut kiralarına uygulanabilecek azami zam oranı yüzde 48,73 olarak belirlendi. Kiracılar ve ev sahiplerini doğrudan ilgilendiren bu oran mevcut yasal düzenleme çerçevesinde belirlendi.
Kira Artışları Yüzde 48,73 ile Sınırlı Kalacak
TÜFE’nin 12 aylık ortalamasına göre belirlenen bu oran işyeri kiraları için de geçerli olacak. Ancak konut kiralarında uygulanan yüzde 25’lik zam sınırı halen yürürlükte olduğundan bu oran yalnızca işyeri kiraları ve yasal sınırın kaldırılması halinde konutlar için geçerli olabilecek.
Uzmanlar bu oranın yüksek enflasyon ortamında hem kiracılar hem de ev sahipleri açısından dengeleyici olabileceğini ifade ediyor. Ancak yüzde 25’lik sınırlamanın kalkması durumunda kira bedellerinde ciddi artışlar gündeme gelebilir.
Faiz Artışları Gayrimenkul Piyasasını Zorluyor
Konut sektöründeki mevcut durumu değerlendiren Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, faiz oranlarındaki artışın piyasaya doğrudan yansıdığını belirtti. “Merkez Bankası’nın faiz artırım kararları sonrası bankalar kredi faizlerini yukarı çekti. Bu durum ev sahibi olmak isteyenler için önemli bir engel oluşturuyor. Finansmana ulaşım zorlaştıkça yatırımcılar gayrimenkulden uzaklaşabiliyor” dedi.
Özelmacıklı’ya göre sektördeki bu daralma kısa vadede toparlanma sinyalleri verse de yatırımcıların temkinli davranmasına neden oluyor.
Doğu ve Güneydoğu’da Konut Değerleri Hızla Yükseliyor
TÜİK verilerine göre son bir yılda konut fiyatlarında en fazla artış Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşandı. Diyarbakır, Bingöl, Erzurum, Siirt ve Ağrı gibi illerde konut fiyat artışı yüzde 50’lere ulaştı.
Bu şehirlerde yatırım yapanlar enflasyonun üzerinde reel kazanç elde etti. Ayrıca Muş, Gaziantep, Sivas ve Kars gibi illerde de ciddi artışlar görüldü. Uzmanlar bu bölgelerdeki fiyat yükselişinin altyapı yatırımları ve artan talep ile bağlantılı olduğunu vurguluyor.
