Birleşmiş Milletler’in 80. Genel Kurulu için ABD’nin New York kentine giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yoğun temaslarının yanı sıra basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Türkiye’nin dış politikası ve uluslararası gelişmelere ilişkin sorular yönelten gazetecilerden biri MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde gündeme getirdiği TRÇ (Türkiye-Rusya-Çin) İttifakı önerisini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuyla ilgili soruya kısa fakat dikkat çeken bir cevap verdi. “Doğrusu ben onu tam takip edemedim hayırlısı olsun” ifadesini kullanan Erdoğan, ayrıntıya girmeden yorumu kamuoyuna bıraktı. Cumhurbaşkanı’nın bu temkinli yaklaşımı Türkiye’nin mevcut diplomatik dengelerini gözettiği şeklinde yorumlandı. Erdoğan’ın BM Genel Kurulu kapsamında yaptığı görüşmelerin yoğunluğu ve küresel gündemdeki hareketlilik bu kısa yanıtın arka planında olabilecek nedenler arasında değerlendirildi.
Bahçeli’nin İttifak Çağrısı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 18 Eylül’de yaptığı yazılı açıklama ile Türkiye’nin dış politikasında yeni bir perspektif sundu. Bahçeli, “ABD-İsrail merkezli şer koalisyonuna karşı akıl diplomasi ve stratejik gerçeklerle en uyumlu seçeneğin TRÇ ittifakının inşası olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
Önerinin Türkiye Rusya ve Çin’den oluşan yeni bir uluslararası ittifak anlamına geldiğini vurgulayan Bahçeli mevcut NATO odaklı yaklaşımın yerine alternatif bir güvenlik ve iş birliği zemininin tartışılması gerektiğini savundu.
Dış Politikada Yeni Arayışlar mı?
Bahçeli’nin bu çıkışı özellikle Türkiye’nin son yıllarda Rusya ve Çin ile geliştirdiği ekonomik ve diplomatik ilişkilerle birlikte ele alındı. Ankara’nın enerji savunma ve ticaret alanlarında Moskova ve Pekin’le artan temasları önerinin gerçekçiliği ve uygulanabilirliği konusunda çeşitli değerlendirmelere yol açtı. Ancak uzmanlar Türkiye’nin NATO üyeliği ve Batı ile olan stratejik bağları göz önüne alındığında böylesi bir ittifakın kısa vadede somut adımlara dönüşmesinin zor olduğunu belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “hayırlısı olsun” sözleri konunun şimdilik Ankara’nın resmi gündeminde bir öncelik taşımadığını gösterse de Bahçeli’nin önerisinin dış politika tartışmalarında yeni bir pencere açtığı görüşü öne çıkıyor. Bu açıklama Türkiye’nin çok yönlü diplomasi arayışının ve alternatif ittifak seçeneklerinin kamuoyunda daha fazla konuşulmasına zemin hazırlamış görünüyor.
